DARDANEL LOVEMARKS
Ton Reklam Genel

Eski Bakan Ersümer'den Çanakkale değerlendirmesi

Politika (Haber Bülteni) - | 30.11.2024 - 15:24, Güncelleme: 30.11.2024 - 15:24
 

Eski Bakan Ersümer'den Çanakkale değerlendirmesi

Eski Başbakan Yardımcısı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Çanakkale’ye gerçekleştirdiği ziyaretlerde hem kentin hem de ülke gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ersümer, Belediye Başkanı Muharrem Erkek ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu ile bir araya geldiği ziyaretlerinde, özellikle ÇOMÜ’ye yönelik sitem dolu ifadeleri ve madencilikle ilgili değerlendirmeleriyle dikkat çekti.
Başbakan Yardımcısı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar olarak Çanakkale’ye önemli hizmetleri olan Cumhur Ersümer; Çanakkale’ye ziyaretinde Belediye Başkanı Muharrem Erkek ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu’nu ziyaret etti. Kentteki ziyaretlerini değerlendiren Ersümer; Çanakkale ve ülke gündemine ve dair de önemli açıklamalarda bulundu. İlk ziyaretini Belediye Başkanı Muharrem Erkek’e yapan Ersümer, seçim sorası çalışmalar hakkında sohbetin ardından ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu le bir araya geldiklerini söyledi. ÇOMÜ’YE SİTEM: “22 YILDIR GİREMİYORUM” Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin (ÇOMÜ) kuruluş sürecinde önemli katkılarda bulunduğunu hatırlatan Ersümer, üniversitedeki geçmişteki zihniyete sitem ederek şunları söyledi: "Ben Çanakkale Üniversitesi’nin kurucularından biriyim. Tıp Fakültesi’nin açılmasında imza sahibiyim. Dardanos Yerleşkesi özelleştirme kapsamına alındığında, satışını iptal ettirerek 1 TL’ye üniversiteye kazandıran bir Çanakkale çocuğuyum. Aynı şekilde, rektörlük binası da özelleştirme kapsamındaydı. O binanın ÇOMÜ’ye devrini sağlayanlardan biriyim. Ancak 22 senedir ÇOMÜ’ye giremedim. Bu durumun yalnızca benimle ilgili olduğunu düşünmüyorum. Çünkü üniversite, uzun yıllar kentle bütünleşemedi. Oradaki zihniyet, benim gibi insanları, tüm bu ilişkilere rağmen, üniversiteye sokmadı.Bu bir şikayet mi? Evet, şikayet. Bu bir sitem mi? Evet, sitem. Nasıl değerlendirirlerse değerlendirsinler. Ancak ÇOMÜ bizim göz bebeğimizdir. Yine de 24 saat, her zaman emirlerindeyiz." MADENCİLİK VE ÇEVRE: “KEYFİ UYGULAMALARA KARŞIYIM” Ersümer, Halilağa Bakır Madeni projesi kapsamında Kazdağları’nda asırlık ağaçların kesilmesi konusuna da değindi. Türkiye’nin çağdaş ve tarafsız bir maden kanununa ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Ersümer, şunları kaydetti: "İhale Kanunu bugüne kadar 300 kez, Maden Kanunu ise 100 kez değiştirildi. Öncelikle Türkiye’nin herkesin kabul ettiği çağdaş bir maden kanununa sahip olması gerekiyor. Madenlerin nasıl ruhsatlandırılacağı ve çıkarılacağının net olarak belirlenmesi lazım. Dünyanın her yerinde altın madeni çıkarılıyor ve işletiliyor. Ancak önemli olan, bu süreçte çevreye en az zarar verecek yöntemlerin kullanılmasıdır. Türkiye’de uygulanan yöntemlerin çevreye ciddi zararlar verdiği bilinen bir gerçek. Siyanür kullanmadan da altın çıkarılabilir mi? Evet, çıkarılabilir. Avrupa Birliği kriterlerine baktığınızda, ‘altın çıkarmayın’ diye bir yasa yok. Önemli olan tarımı, çevreyi ve yaşamı en az etkileyecek yöntemlerin belirlenmesidir. Ağaçların büyük çapta kesilmesine, tabiatın bu şekilde zarar görmesine ben de karşıyım. Vatandaşın içine sinmeyen bu durumlar, madenciliğe karşı olumsuz bir algı oluşturuyor. Uygulamada yaşanan keyfilikler ve eksiklikler nedeniyle Türkiye, madene ve altına karşı bir ülke haline geliyor. Bu durum sürdürülebilir değil.”
Eski Başbakan Yardımcısı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Çanakkale’ye gerçekleştirdiği ziyaretlerde hem kentin hem de ülke gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ersümer, Belediye Başkanı Muharrem Erkek ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu ile bir araya geldiği ziyaretlerinde, özellikle ÇOMÜ’ye yönelik sitem dolu ifadeleri ve madencilikle ilgili değerlendirmeleriyle dikkat çekti.

Başbakan Yardımcısı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar olarak Çanakkale’ye önemli hizmetleri olan Cumhur Ersümer; Çanakkale’ye ziyaretinde Belediye Başkanı Muharrem Erkek ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu’nu ziyaret etti.

Kentteki ziyaretlerini değerlendiren Ersümer; Çanakkale ve ülke gündemine ve dair de önemli açıklamalarda bulundu.

İlk ziyaretini Belediye Başkanı Muharrem Erkek’e yapan Ersümer, seçim sorası çalışmalar hakkında sohbetin ardından ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu le bir araya geldiklerini söyledi.

ÇOMÜ’YE SİTEM: “22 YILDIR GİREMİYORUM”

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin (ÇOMÜ) kuruluş sürecinde önemli katkılarda bulunduğunu hatırlatan Ersümer, üniversitedeki geçmişteki zihniyete sitem ederek şunları söyledi:

"Ben Çanakkale Üniversitesi’nin kurucularından biriyim. Tıp Fakültesi’nin açılmasında imza sahibiyim. Dardanos Yerleşkesi özelleştirme kapsamına alındığında, satışını iptal ettirerek 1 TL’ye üniversiteye kazandıran bir Çanakkale çocuğuyum. Aynı şekilde, rektörlük binası da özelleştirme kapsamındaydı. O binanın ÇOMÜ’ye devrini sağlayanlardan biriyim. Ancak 22 senedir ÇOMÜ’ye giremedim. Bu durumun yalnızca benimle ilgili olduğunu düşünmüyorum. Çünkü üniversite, uzun yıllar kentle bütünleşemedi. Oradaki zihniyet, benim gibi insanları, tüm bu ilişkilere rağmen, üniversiteye sokmadı.Bu bir şikayet mi? Evet, şikayet. Bu bir sitem mi? Evet, sitem. Nasıl değerlendirirlerse değerlendirsinler. Ancak ÇOMÜ bizim göz bebeğimizdir. Yine de 24 saat, her zaman emirlerindeyiz."

MADENCİLİK VE ÇEVRE: “KEYFİ UYGULAMALARA KARŞIYIM

Ersümer, Halilağa Bakır Madeni projesi kapsamında Kazdağları’nda asırlık ağaçların kesilmesi konusuna da değindi. Türkiye’nin çağdaş ve tarafsız bir maden kanununa ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Ersümer, şunları kaydetti:

"İhale Kanunu bugüne kadar 300 kez, Maden Kanunu ise 100 kez değiştirildi. Öncelikle Türkiye’nin herkesin kabul ettiği çağdaş bir maden kanununa sahip olması gerekiyor. Madenlerin nasıl ruhsatlandırılacağı ve çıkarılacağının net olarak belirlenmesi lazım. Dünyanın her yerinde altın madeni çıkarılıyor ve işletiliyor. Ancak önemli olan, bu süreçte çevreye en az zarar verecek yöntemlerin kullanılmasıdır.

Türkiye’de uygulanan yöntemlerin çevreye ciddi zararlar verdiği bilinen bir gerçek. Siyanür kullanmadan da altın çıkarılabilir mi? Evet, çıkarılabilir. Avrupa Birliği kriterlerine baktığınızda, ‘altın çıkarmayın’ diye bir yasa yok. Önemli olan tarımı, çevreyi ve yaşamı en az etkileyecek yöntemlerin belirlenmesidir. Ağaçların büyük çapta kesilmesine, tabiatın bu şekilde zarar görmesine ben de karşıyım. Vatandaşın içine sinmeyen bu durumlar, madenciliğe karşı olumsuz bir algı oluşturuyor. Uygulamada yaşanan keyfilikler ve eksiklikler nedeniyle Türkiye, madene ve altına karşı bir ülke haline geliyor. Bu durum sürdürülebilir değil.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve tontv.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.